Balıkların Solunum Zinciri ile Olan İlişkisi
1 sayfadaki 1 sayfası
Balıkların Solunum Zinciri ile Olan İlişkisi
Balıkların
Solunum Zinciri ile Olan İlişkisi
Balıklar direk olarak solungaçları aracılığı
ile bünyelerine aldıkları oksijen ve de yine solungaçları aracılığı ile dışarı
attıkları karbondioksit ile, bu zincire dahil olurlar. Çoğu solungaç,
kılcallaşmış damarları üzerinde taşıyabilecek kadar incelmiş çok sayıda
bölümden oluşmaktadır. Damarca zengin olan solungaçlar, boyutlarına göre
oldukça verimli bir şekilde oksijen ve karbondioksit değişimini
gerçekleştirirler. Bu değişim için çoğu balık ağızdan aldığı suyu solungaçların
içinden pompalayarak, operkulumun (kolay zedenebilecek olan solungaçların
üzerini kaplayan sert bir doku) gerisinden dışarıya çıkartırlar. Aynı işlemi
bazı balık türleri ise ağızlarını açık tutarak, ileriye doğru yaptığı yüzme
hareketi sırasında, suyun solungaçlar arasından geçişe zorlamasıyla
gerçekleştirirler. Bu su geçişi sırasında, solungaçların içerisinde bulunan
kılcal kan damarlarının çevresi oksijence zengin suyla sarılmış durumdadır.
İşte bu anda oksijen kılcal damarların içinde ki taşıyıcılara geçerek balığın
vücunda ki her bir hücreye taşınır. Hücreler ise bu oksijeni kullanıp,
damarlara karbondioksit verirler. Karbondioksitte damarlar aracılığı ile
solungaçlara taşınır.
Karbondioksit açısından yoğun olan solungaç içerisinde ki damarlardan,
karbondioksit açısından daha az yoğun olan suya geçer. Balıklar bu sayede
ihtitacı olan oksijeni alıp, vucüttan uzaklaştırılması gereken karbondioksiti
uzaklaştırırlar.
Solungaçlarla gaz transferi dışında
yaygın olmayan başka yöntemlerde kullanılmaktadır. Biyolojinin istisnaları çok
içeren bir bilim olmasından, bir çok farklılık gözlemlenebilir. Örneğin bazı
balıklar sudaki oksijen yerine havada ki oksijenden yararlanabilirler. Buna bir
örnek bazı balıkların su içerisinde ki oksijenin yetersizliği durumda, su
yüzeyine giderek ağızları ile atmosferdan hava yutarlar. Bu sayede bağırsaklara
giden oksijen, burada ki kılcal damarlar aracılığı ile, gerekli oksijeni balığa
sağlarlar.
Böylece balıklar kendi
enerji ihtiyaçlarını karşılamada yararlandığı oksijeni tüketerek ve
karbondioksit vererek diğer canlılarıda etkilerler. Oksijeni tüketerek diğer
canlıların ihtiyacınıda tüketmiş olurlar. Bununla beraber, ortama karbondioksit
vererek bitkili akvaryumlarda ki bitkilerin karbondioksit ihtiyacını
karşılarlar.
Solunum Zinciri ile Olan İlişkisi
Balıklar direk olarak solungaçları aracılığı
ile bünyelerine aldıkları oksijen ve de yine solungaçları aracılığı ile dışarı
attıkları karbondioksit ile, bu zincire dahil olurlar. Çoğu solungaç,
kılcallaşmış damarları üzerinde taşıyabilecek kadar incelmiş çok sayıda
bölümden oluşmaktadır. Damarca zengin olan solungaçlar, boyutlarına göre
oldukça verimli bir şekilde oksijen ve karbondioksit değişimini
gerçekleştirirler. Bu değişim için çoğu balık ağızdan aldığı suyu solungaçların
içinden pompalayarak, operkulumun (kolay zedenebilecek olan solungaçların
üzerini kaplayan sert bir doku) gerisinden dışarıya çıkartırlar. Aynı işlemi
bazı balık türleri ise ağızlarını açık tutarak, ileriye doğru yaptığı yüzme
hareketi sırasında, suyun solungaçlar arasından geçişe zorlamasıyla
gerçekleştirirler. Bu su geçişi sırasında, solungaçların içerisinde bulunan
kılcal kan damarlarının çevresi oksijence zengin suyla sarılmış durumdadır.
İşte bu anda oksijen kılcal damarların içinde ki taşıyıcılara geçerek balığın
vücunda ki her bir hücreye taşınır. Hücreler ise bu oksijeni kullanıp,
damarlara karbondioksit verirler. Karbondioksitte damarlar aracılığı ile
solungaçlara taşınır.
Karbondioksit açısından yoğun olan solungaç içerisinde ki damarlardan,
karbondioksit açısından daha az yoğun olan suya geçer. Balıklar bu sayede
ihtitacı olan oksijeni alıp, vucüttan uzaklaştırılması gereken karbondioksiti
uzaklaştırırlar.
Solungaçlarla gaz transferi dışında
yaygın olmayan başka yöntemlerde kullanılmaktadır. Biyolojinin istisnaları çok
içeren bir bilim olmasından, bir çok farklılık gözlemlenebilir. Örneğin bazı
balıklar sudaki oksijen yerine havada ki oksijenden yararlanabilirler. Buna bir
örnek bazı balıkların su içerisinde ki oksijenin yetersizliği durumda, su
yüzeyine giderek ağızları ile atmosferdan hava yutarlar. Bu sayede bağırsaklara
giden oksijen, burada ki kılcal damarlar aracılığı ile, gerekli oksijeni balığa
sağlarlar.
Böylece balıklar kendi
enerji ihtiyaçlarını karşılamada yararlandığı oksijeni tüketerek ve
karbondioksit vererek diğer canlılarıda etkilerler. Oksijeni tüketerek diğer
canlıların ihtiyacınıda tüketmiş olurlar. Bununla beraber, ortama karbondioksit
vererek bitkili akvaryumlarda ki bitkilerin karbondioksit ihtiyacını
karşılarlar.
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz