GDO'lu ürünler üreme yeteneğini kaybettiriyor
1 sayfadaki 1 sayfası
GDO'lu ürünler üreme yeteneğini kaybettiriyor
Rusya'da yapılan ve sonuçları raporlarla kayıt altına alınan bir deneye
göre, GDO'lu (Genetiği Değiştirilmiş Organizma) mısır yedirilen
farelerin 3-4 nesil sonra üreme yeteneklerini kaybettiklerinin tespit
edildiği belirtildi.
TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Marmara Bölge Şube Başkanı Bilge Ölmez,
Rusya'da yapılan ve sonuçları raporlarla kayıt altına alınan bir deneye
göre, GDO'lu (Genetiği Değiştirilmiş Organizma) mısır yedirilen
farelerin 3-4 nesil sonra üreme yeteneklerini kaybettiklerinin tespit
edildiğini öne sürdü.
Ölmez, Gıda Mühendisleri Odası Bursa Şubesi'nce düzenlenen ''9. Gıda
ve Gıda Ürünleri Fuarı'' çerçevesinde organize edilen ''GDO ve
Biyogüvenlik Yasası'' konulu seminerde, Türkiye'nin 1998 yılından
itibaren ciddi bir GDO tehdidi altında olduğunu belirtti.
TBMM'den geçen Biyogüvenlik Yasası'nın bazı maddelerinin eksik ve
hatalı olduğunu ve bu maddelerin bir an evvel gözden geçirilerek
düzeltilmesi gerektiğini vurgulayan Bilge Ölmez, yeni yasaya göre
Türkiye'nin ithal ettiği GDO'lu ürünleri marketlerde satarken üzerine
''GDO'ludur'' ibaresini koyma zorunluluğu getirildiğini hatırlattı.
Ölmez, böyle bir zorunluluğun devlet tarafından çok iyi takip
edilmesinin yanı sıra vatandaşların da bu yazılara dikkat etmesi
gerektiği uyarısında bulundu.
-''FARELER ÜREME YETENEKLERİNİ KAYBEDİYOR''-
Dünya üzerinde GDO'nun zararlarını kanıtlayan çok sayıda deney
yapıldığına dikkati çeken Ölmez, ''En son Rusya'da yapılan ve sonuçları
raporlar ile kayıt altına alınan deneye göre, farelerin 3-4 nesil sonra
üreme yeteneklerini kaybettikleri tespit edildi'' dedi.
Bilge Ölmez, GDO'lu mısır yedirilen farelerin biyolojik olarak bir
değişim yaşamadıklarını, ancak yavrularının cinsel isteksizlik ve
ürememe sorunu ile karşılaştığı bildirerek, şunları kaydetti:
''GDO'lu mısır ile beslenen ve kontrol altında takip edilen
farelerde, 3 nesil sonra sindirim sistemlerinde bozulma, bağışıklık
sistemlerinde çökme, kan yapılarında bozulma, tüm iç organlarında
küçülme belirlenmiştir. Doğan yavruların normal ağırlıklarından daha az
olduğu, doğumdan sonraki ölümlerde çok ciddi artış olduğu ve üreme
yeteneklerinin durduğu tespit edilmiş. Tüm tıbbi deneyler önce fareler
üzerinde uygulanmaktadır, çünkü insanın genetik yapısına en çok benzeyen
hayvan faredir. O yüzden GDO'lu ürünlerle beslenen bir insanın hangi
etkilere maruz kaldığı kanıtlanamamış olsa da farelerle yapılan bu
deneyler ne gibi sonuçlarla karşı karşıya kalacağımızı gayet iyi
özetliyor.''
-''TÜRKİYE'YE 20 MİLYON TON GDO'LU ÜRÜN GİRDİ''-
GDO'ya Hayır Platformu Sözcüsü Arca Atay da dünya üzerinde özellikle
ABD, Arjantin, Kanada ve Çin'de GDO'lu gıda üretimi yapıldığını,
Avrupa'nın ise sadece yüzde 2'lik bir üretimi gerçekleştiğini ifade
etti.
Türkiye'de GDO'lu gıda üretiminin yapılmadığını hatırlatan Atay,
''Bizde üretim yapılmıyor, ancak 1998 yılından itibaren dışarından
GDO'lu ürünler ithal ediyoruz. Bugüne kadar 20 milyon ton GDO'lu ürün
girmiş Türkiye'ye. İnsanlar bu ürünleri yıllardır tüketiyor'' diye
konuştu.
Arca Atay, GDO'lu ürünleri dünya üzerindeki gıda piyasasına sahip
olan büyük şirket sermayelerinin desteklediğini belirterek, bu
firmaların kıtlık ve verimlilik gibi nedenlere dayandırılarak GDO
üretimine devam ettiklerini savundu.
kaynak: haber7.com
göre, GDO'lu (Genetiği Değiştirilmiş Organizma) mısır yedirilen
farelerin 3-4 nesil sonra üreme yeteneklerini kaybettiklerinin tespit
edildiği belirtildi.
Rusya'da yapılan ve sonuçları raporlarla kayıt altına alınan bir deneye
göre, GDO'lu (Genetiği Değiştirilmiş Organizma) mısır yedirilen
farelerin 3-4 nesil sonra üreme yeteneklerini kaybettiklerinin tespit
edildiğini öne sürdü.
Ölmez, Gıda Mühendisleri Odası Bursa Şubesi'nce düzenlenen ''9. Gıda
ve Gıda Ürünleri Fuarı'' çerçevesinde organize edilen ''GDO ve
Biyogüvenlik Yasası'' konulu seminerde, Türkiye'nin 1998 yılından
itibaren ciddi bir GDO tehdidi altında olduğunu belirtti.
TBMM'den geçen Biyogüvenlik Yasası'nın bazı maddelerinin eksik ve
hatalı olduğunu ve bu maddelerin bir an evvel gözden geçirilerek
düzeltilmesi gerektiğini vurgulayan Bilge Ölmez, yeni yasaya göre
Türkiye'nin ithal ettiği GDO'lu ürünleri marketlerde satarken üzerine
''GDO'ludur'' ibaresini koyma zorunluluğu getirildiğini hatırlattı.
Ölmez, böyle bir zorunluluğun devlet tarafından çok iyi takip
edilmesinin yanı sıra vatandaşların da bu yazılara dikkat etmesi
gerektiği uyarısında bulundu.
-''FARELER ÜREME YETENEKLERİNİ KAYBEDİYOR''-
Dünya üzerinde GDO'nun zararlarını kanıtlayan çok sayıda deney
yapıldığına dikkati çeken Ölmez, ''En son Rusya'da yapılan ve sonuçları
raporlar ile kayıt altına alınan deneye göre, farelerin 3-4 nesil sonra
üreme yeteneklerini kaybettikleri tespit edildi'' dedi.
Bilge Ölmez, GDO'lu mısır yedirilen farelerin biyolojik olarak bir
değişim yaşamadıklarını, ancak yavrularının cinsel isteksizlik ve
ürememe sorunu ile karşılaştığı bildirerek, şunları kaydetti:
''GDO'lu mısır ile beslenen ve kontrol altında takip edilen
farelerde, 3 nesil sonra sindirim sistemlerinde bozulma, bağışıklık
sistemlerinde çökme, kan yapılarında bozulma, tüm iç organlarında
küçülme belirlenmiştir. Doğan yavruların normal ağırlıklarından daha az
olduğu, doğumdan sonraki ölümlerde çok ciddi artış olduğu ve üreme
yeteneklerinin durduğu tespit edilmiş. Tüm tıbbi deneyler önce fareler
üzerinde uygulanmaktadır, çünkü insanın genetik yapısına en çok benzeyen
hayvan faredir. O yüzden GDO'lu ürünlerle beslenen bir insanın hangi
etkilere maruz kaldığı kanıtlanamamış olsa da farelerle yapılan bu
deneyler ne gibi sonuçlarla karşı karşıya kalacağımızı gayet iyi
özetliyor.''
-''TÜRKİYE'YE 20 MİLYON TON GDO'LU ÜRÜN GİRDİ''-
GDO'ya Hayır Platformu Sözcüsü Arca Atay da dünya üzerinde özellikle
ABD, Arjantin, Kanada ve Çin'de GDO'lu gıda üretimi yapıldığını,
Avrupa'nın ise sadece yüzde 2'lik bir üretimi gerçekleştiğini ifade
etti.
Türkiye'de GDO'lu gıda üretiminin yapılmadığını hatırlatan Atay,
''Bizde üretim yapılmıyor, ancak 1998 yılından itibaren dışarından
GDO'lu ürünler ithal ediyoruz. Bugüne kadar 20 milyon ton GDO'lu ürün
girmiş Türkiye'ye. İnsanlar bu ürünleri yıllardır tüketiyor'' diye
konuştu.
Arca Atay, GDO'lu ürünleri dünya üzerindeki gıda piyasasına sahip
olan büyük şirket sermayelerinin desteklediğini belirterek, bu
firmaların kıtlık ve verimlilik gibi nedenlere dayandırılarak GDO
üretimine devam ettiklerini savundu.
kaynak: haber7.com
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz