AKŞAMA DOĞRU HALSİZ Mİ DÜŞÜYORSUNUZ?
1 sayfadaki 1 sayfası
AKŞAMA DOĞRU HALSİZ Mİ DÜŞÜYORSUNUZ?
Memorial Tıp Merkezi Beslenme ve Diyet Bölümü Uzmanı Diyetisyen Oya
Yüksek, yemeklerden sonra şiddetle hissedilen tatlı ihtiyacının
hipoglisemiden kaynaklanabileceğini söyleyerek, “Akşam vakitlerine
doğru pilim bitiyor diyenlerdenseniz, yemeklerden sonra şiddetle tatlı
ihtiyacı hissediyorsanız ve 2-3 saatte bir acıkıyorsanız bu durum
“hipoglisemi” ye işaret edebilir” dedi.
Memorial Tıp Merkezi Beslenme ve Diyet Bölümü Uzmanı Diyetisyen Oya
Yüksek, yaptığı açıklamada kan şekeri düşüklüğü anlamına gelen
hipogliseminin özellikle akşam saatlerinde yaşanan yorgunluğun ve
yemeklerden sonra şiddetle hissedilen tatlı ihtiyacının nedenleri
arasında sayılabileceğini söyledi. Hipogliseminin çok yaygın olduğunu;
ancak çoğunlukla tansiyon düşüklüğü ile karıştırılan bir problem
olduğunu bildiren Dyt. Yüksek, “Özellikle kan şekerlerini kontrol eden
insülin hormonunun metabolizmasındaki bozulmalardan meydana
gelmektedir. Ailede diyabet eğilimi görülen bireylerde oluşan bir
sorundur. Diğer tetikleyen nedenler ise düzensiz beslenme ve fiziksel
aktivite azlığıdır” dedi.
Yemeklerden sonra tatlıya istek, halsizlik, çabuk acıkma, sinirlilik
hali, terleme gibi durumların yaşanması halinde mutlaka belirli
testlerin sık aralıklarla yaptırılması gerekliliğine işaret eden Dyt.
Yüksek, “Bu testler; açlık-tokluk şekerleri ile açlık-tokluk insülin
düzeyleridir. Bu testlerle birlikte hipoglisemi teşhis edilebilir.
İleride diyabet teşhisinin geciktirilebilmesi için koruyucu tedavi
önemlidir” dedi.
-KAHVALTI ÖNEMLİ-
Öğün olarak kahvaltı ve ikindi öğününün kan şekerlerini dengede
tutmak ve günü iyi geçirebilmek açısından önemli öğünler olduğunun
altını çizen Dyt. Oya Yüksek şunları söyledi:
“Kahvaltıda mısır gevreği tüketilecekse şekersiz olanları tercih
edilmelidir ama çoğunlukla klasik bir kahvaltı daha yararlı olacaktır.
Tatlı ihtiyacı ise kuru kayısı ve şekersiz ve tatlandırıcı içermeyen
doğal reçellerle sağlanabilir. İkindi öğünü ise günün geri kalan bölümü
açısından önemlidir. Burada ise alternatif olarak meyveli yoğurt, tost,
meyve veya kolay taşınabilmesi açısından leblebi tercih edilebilir.
İçecek tercihi ve miktarına da dikkat edilmesi gerekiyor. Ayrıca; gün
içinde tüketilen çay-kahve miktarlarına ve içlerine eklenen şeker
miktarına dikkat etmek gerekir. Eklenen şeker veya içilen çay-kahve
sıklığı mutlaka azaltılmalıdır. Özellikle kahvenin kan şekerini
düşürücü etkisinden dolayı aç karnına içilmemesi gerekir. Kahve gibi
alkolünde aynı etkisi olduğundan alkol alımına da dikkat etmek gerekir.”
Yüksek, yemeklerden sonra şiddetle hissedilen tatlı ihtiyacının
hipoglisemiden kaynaklanabileceğini söyleyerek, “Akşam vakitlerine
doğru pilim bitiyor diyenlerdenseniz, yemeklerden sonra şiddetle tatlı
ihtiyacı hissediyorsanız ve 2-3 saatte bir acıkıyorsanız bu durum
“hipoglisemi” ye işaret edebilir” dedi.
Memorial Tıp Merkezi Beslenme ve Diyet Bölümü Uzmanı Diyetisyen Oya
Yüksek, yaptığı açıklamada kan şekeri düşüklüğü anlamına gelen
hipogliseminin özellikle akşam saatlerinde yaşanan yorgunluğun ve
yemeklerden sonra şiddetle hissedilen tatlı ihtiyacının nedenleri
arasında sayılabileceğini söyledi. Hipogliseminin çok yaygın olduğunu;
ancak çoğunlukla tansiyon düşüklüğü ile karıştırılan bir problem
olduğunu bildiren Dyt. Yüksek, “Özellikle kan şekerlerini kontrol eden
insülin hormonunun metabolizmasındaki bozulmalardan meydana
gelmektedir. Ailede diyabet eğilimi görülen bireylerde oluşan bir
sorundur. Diğer tetikleyen nedenler ise düzensiz beslenme ve fiziksel
aktivite azlığıdır” dedi.
Yemeklerden sonra tatlıya istek, halsizlik, çabuk acıkma, sinirlilik
hali, terleme gibi durumların yaşanması halinde mutlaka belirli
testlerin sık aralıklarla yaptırılması gerekliliğine işaret eden Dyt.
Yüksek, “Bu testler; açlık-tokluk şekerleri ile açlık-tokluk insülin
düzeyleridir. Bu testlerle birlikte hipoglisemi teşhis edilebilir.
İleride diyabet teşhisinin geciktirilebilmesi için koruyucu tedavi
önemlidir” dedi.
-KAHVALTI ÖNEMLİ-
Öğün olarak kahvaltı ve ikindi öğününün kan şekerlerini dengede
tutmak ve günü iyi geçirebilmek açısından önemli öğünler olduğunun
altını çizen Dyt. Oya Yüksek şunları söyledi:
“Kahvaltıda mısır gevreği tüketilecekse şekersiz olanları tercih
edilmelidir ama çoğunlukla klasik bir kahvaltı daha yararlı olacaktır.
Tatlı ihtiyacı ise kuru kayısı ve şekersiz ve tatlandırıcı içermeyen
doğal reçellerle sağlanabilir. İkindi öğünü ise günün geri kalan bölümü
açısından önemlidir. Burada ise alternatif olarak meyveli yoğurt, tost,
meyve veya kolay taşınabilmesi açısından leblebi tercih edilebilir.
İçecek tercihi ve miktarına da dikkat edilmesi gerekiyor. Ayrıca; gün
içinde tüketilen çay-kahve miktarlarına ve içlerine eklenen şeker
miktarına dikkat etmek gerekir. Eklenen şeker veya içilen çay-kahve
sıklığı mutlaka azaltılmalıdır. Özellikle kahvenin kan şekerini
düşürücü etkisinden dolayı aç karnına içilmemesi gerekir. Kahve gibi
alkolünde aynı etkisi olduğundan alkol alımına da dikkat etmek gerekir.”
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz